- bülbül
- 波́ is.1. 动́ 夜莺 (Luscinia megarhynchos)2. 转́ 音色优美的人◇ \bülbül çanağı (gibi) 非常小的(碗碟) \bülbül gibi açılmak 流利地说(或读) \bülbül gibi anlatmak 合盘托出, 一一交代 \bülbül gibi konuşmak 流利地说(或读): Bülbül gibi İngilizce, Fransızca, çatra patra Çince konuşuyor. 他英语和法语说得十分流利, 汉语说得半通不通。Kadın bülbül gibi Fransızca konuşuyor. 那女人法语讲得很流利。\bülbül gibi konuşturmak 使不加保留地说出, 使一一交代 \bülbül gibi okumak 流利地说(或读): Bülbül gibi Kur’an okuyor. 古兰经他倒背如流。\bülbül gibi ötmek 1) 说话声音优美 2) 喋喋不休, 说起来没完, 滔滔不绝: Hele emniyet ettiğim birkaç uyanık arkadaşla bulunduğum zaman bülbül gibi ötüyordum. 每当我同我所信任的几个活跃分子在一起时, 我就会说个没完没了。\bülbül gibi söylemek 合盘托出, 一一交代: Karakolda bülbül gibi söylersin. 到了警察局你就会一一交代。\bülbül gibi söyletmek 使合盘托出, 使一一交代: İki kadeh fazla içirtince bülbül gibi söyletirim. 我一让人多灌他两杯, 他的话匣子就打开了。\bülbül gibi şakımak 声音优美、心情愉快地说 \bülbül kesilmek 滔滔不绝: Adam parayı görünce bülbül kesildi. 此人一见到钱话就多了起来。◆ Bülbülü altın kafese koymuşlar, “ah vatanım” demiş. 金屋银屋不如自己的茅屋草屋。Bülbülün çektiği dili belâsı. 言多必失。
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.